Featured Video Play Icon

Bizi Seven Var 60. “Kendi Silahıyla-Sorular Ve Cevaplar-999 Kapısı Açık-Ateist” 9.Sınıf 14.Ders

İNKÂRCILARA CEVAP

Kendi silahıyla

Mevlânâ Hazretleri’ne felsefe ile uğraşan birileri gelir. Müba­rek bakar delillerden, senetlerden anlamıyorlar, onları Şems-i Tebrizi’ye havale eder.

İnkârcılar içlerinden birini sözcü seçerler. Bu kendinden baş­kasını dinlemeyen gürültücünün tekidir.

Önce “Allah var diyorsunuz ama gösteremiyorsunuz!” diye sırıtır.

Sonra “O ki şeytan ateşten yaratıldı, ona cehennem neylesin. Hiç ateş ateşe azap edebilir mi?” diye alay eder.

Üçüncü sorusu daha acayiptir:

“Madem ahirette herkes hakkını alacak, öyleyse insanlara karışmayın. Hiç değilse dünyada serbest bırakın da istediklerini yapsınlar!”

Şems Hazretleri cevap bile vermez. Yerden aldığı kerpici ada­mın kafasında paralar. Ortalık birden karışır. İş kadıya intikal eder.

Mübarek “Ben sadece cevap verdim.” buyurur.

Sorarlar: “Bu nasıl cevap?”

Mübarek güler, “Bir kere başının acıdığı ne malûm” der, “Bu­yursun ağrısını göstersin.”

Hem o diyor ki ‘ateş ateşe azab edemiyor’, toprak toprağa neylesin.

Az evvel ‘Bırakın insanları, ne istiyorlarsa yapsınlar!’ demiyor muydu, işte izni ondan aldım, istediği­mi yaptım.”

SORULAR VE CEVAPLAR

Cevapları bilindik sorular vardır. Bunların cevabını bilenler veya cevabı bulmak için arayanlar neticede aradığını bulur. Necip Fazıl da sorularının cevabını bulmuştu. Öğrendiği iman hakikatlerini çevresindekilerle de paylaşıyordu. Onlardan birisi de arkadaşı Arif Dino’dur:

Bir gün genç şair ona diyecektir ki:

-Allah’a inanamayanlara ben ne yapardım, bilir misin kudretim olsaydı?

-Ne yapardın?

-Her şehrin kenarında büyük birer tımarhane yaptırır ve hepsini birden oraya tıktırırdım.

-Ya vicdan hürriyeti?

-Vicdanın yaratıcısından kendisine zıt vicdan hürriyeti istemek delilik değil de nedir?

-Ama sen inandıktan sonra tertipliyorsun bu mantık ölçüsünü…

-Sen inanmıyor musun?

Arif Dino göğüs geçirerek cevap verecektir:

-İnanmıyorum! Bir kere inanaydım bir daha kaldıramazdım başımı secdeden…

“İnkârcılığın ruhta meydana getirdiği boşluk, büyük acıya sebep oluyor. İnançsız insan, bunalımların anaforundan kendisini kurtaramıyor. Tek kurtuluş yolu yeniden imana dönmektir.” (Necip Fazıl Kısakürek)

999 KAPISI AÇIK

Bir insanın gözünün görmesi için güneşe; kulağının duyması için havaya; akciğerlerinin nefes alması için oksijene ihtiyaç vardır. Bu durum açıkça güneş, atmosfer, oksijen ile insanların ilgili organları arasında yakın bir bağ olduğunu gösterir. Yani, güzü kim yaratmışsa, güneşi de o yaratmıştır. Kulağı kim yaratmışsa, atmosferi de o yaratmıştır. Akciğerleri kim yaratmışsa, oksijeni de o yaratmıştır. Bütün bunları sonsuz ilim, hikmet ve kudrete sahip olan Allah’tan başkasına vermek elbette mümkün değildir.

Bir sarayın kapılarından 999’u açık, biri kapalı olsa, kimse o saraya girilemeyeceğini iddia edemez. İşte inkârcı, devamlı surette kapalı olan o bir tek kapıyı nazara verip onu göstermek ister. Aslında o kapı da, onun ve onun gibi olanların gözlerine çekilmiş perde sebebiyle onların ruh dünyalarına kapalıdır. Mü’min için kapalı kapı yoktur. Yeter ki gözlerini yummasın!.. Zaten 999’u herkese açıktır. Hem de ardına kadar…

Ateist

Ateist bir adam, bir gün ormanda geziyor ve etrafındaki güzelliklere bakıyormuş.

“Evrim ne güzellikler yaratıyor!” diye düşünüp mest olu­yormuş.

Aniden arkasında kocaman bir ayı belirmiş ve onu kovala­maya başlamış. Adam, bütün gücüyle kaçıyormuş ama arkasına her baktığında ayının daha da yaklaşmış olduğunu görüyormuş. Dakikalarca süren bir kaçıştan sonra adamın ayağı yerdeki dala takılmış ve düşmüş. Ayı, adamın üzerine atla­mış, pençesini kaldırmış, tam vurmaya hazırlanırken adam “Allah’ım” diye bağırmış.

Bir anda zaman durmuş, ayı donmuş, ormandaki nehir bile akmaz olmuş. Bir anda orman kararmış ve gökyüzünden bir ışık huzmesi adamın üzerine parlamış. Çok derinden gelen bir ses adama, “Yıllarca bana inanmadın, yaratılışı koz­mik bir kazaya bağladın, sana bu durumda yardım etmemi mi istiyorsun? Seni sevgili bir kulum mu saymalıyım” demiş.

Adam utanç içerisinde, “Biliyorum, bunca yıldan sonra dindar biri olmayı istemem haksızlık ama belki ayıyı dindar yapabilirsin” demiş.

Ses, “Peki” diye karşılık vermiş ve ışık kaybolmuş. Nehir tekrar akmaya başlamış. Her şey eski haline dönmüş. Ayı pençesini indirmiş, iki pençesini de göğe doğru çevirmiş ve konuşmaya başlamış:

“Allah’ım, senin rızkınla orucumu açıyorum, hamdolsun verdiğin nimetlere.”

*İmam Gazali hazretleri, akli delillerle hakikate ulaşmak isteyen insanı, “Hacca niyet ettiği halde atının tımarıyla uğraşıp bir türlü yola çıkamayan yol da kalmışa” benzetir.

*Mevlana hazretleri ise, hakikati delillerle bulmaya çalışan insanı “Kâbe karşısında kıble arayan zavallıya” benzetmektedir.

Videolar:

*(Bizi Seven Var 60. Video “İnkâr Edenler Neden Allah’a Düşman-Yolyordam 4 Dk” 9.Sınıf 14.Ders)

*(Bizi Seven Var 60. Video “2 Dakikada Ateizmi Yıkma-Mehmet Yıldız 3 Dk” 9.Sınıf 14.Ders)

*(Bizi Seven Var 60. Video “Ateiste Öyle Şeyler Söyledi Ki Şok Olacaksınız! Hikâye 367 (Sessizce) 5 Dk” 9.Sınıf 14.Ders)