Featured Video Play Icon

Bizi Seven Var 81. “Dünyanın Kara-Su Oranı-Yağmurun Oluşumu-Denizlerde Tuz Dengesi-Tuzun Yapısı” 7.Sınıf 16.Ders

TESADÜF, İNSANİ İLKE, İNCE AYAR

Dünyanın Kara-Su Oranı

Dünya sularının yüzde doksan yedi oranında okyanuslardaki tuzlu sulardan oluşmuş olması ince bir hesabın ürünüdür. Çünkü tatlı suyun insanlara taşınması, okyanus ve denizlerden buharlaşan suların bulutlarda birikip yağmurlarla tekrar Dünya’ya dönmesi şeklinde gerçekleşir. Dünya yüzeyinin yüzde yetmişten fazlasını kaplayan okyanus ve denizler, geriye kalan karaları sulayarak buharlaşmayı en ideal değerlerde sağlamaktadır. Karalar, Dünya üzerinde daha geniş bir yer kaplıyor olsaydı, denizler yetersiz kalır ve Dünya karalarının büyük kısmı çöle dönerdi. Karalar eğer daha az olsaydı, bu kez de, insanlar için yaşam ve tarım alanları çok daralır ve bu dar alanlar da aşırı yağmur nedeniyle verimsiz olurdu. Dolayısıyla dünya üzerindeki su-kara oranı insan için en ideal değerlerdedir.

Bu durum John Ray isminde bir 18.yy. İngiliz doğa bilimcisi tarafından şöyle ifade edilmektedir:

“Eğer Dünya üzerinde şimdi olduğunun yarısı kadar deniz olsaydı, o zaman su buharı miktarı da şimdikinin yarısı kadar olacaktı, dolayısıyla biz de kuru toprakları beslemek için şu an sahip olduğumuz nehirlerimizin ancak yarısına sahip olacaktık, çünkü su buharının miktarı, üzerinden yükseldiği yüzeyin genişliğiyle bağlantılıdır.

Dolayısıyla ilim Sahibi Yaratıcı bunu öyle bir şekilde düzenlemiştir ki, denizler karalar için gereken su buharını temin etmeye yetecek bir genişliğe sahiptir.”

Ve bu durum ilginç Kur’an mucizelerinden birinin de konusudur.

“Kara” kelimesi Kur’an’da on üç kere geçerken, “deniz” kelimesi otuz iki kere geçmektedir. Bu rakamların toplamı bize kırk beş sayısını verir. Eğer karaların Kur’an’da bahsediliş sayısı olan 13’ü 45’e bölersek %28,8889 sayısını buluruz. Denizlerin Kur’an’da bahsediliş sayısı olan 32’yi 45’e böldüğümüz zaman ise %71,1111 sayısını buluruz. Bu oranlar ise, gezegenimizdeki su ve kara parçalarının gerçek oranıdır.

Kara 13 kere, 13/45=28,8889

Deniz 32 kere, 32/45=71,1111

Toplam 45 kere=% 100

(Allah’ın Varlık Delilleri-Uzay Ve Dünya-Said Alpsoy-Gelenek Yayınları)

***

Yağmurun Oluşumu

Ölçümlere göre, yeryüzünden bir saniyede 16 milyon ton su buharlaşmaktadır. Bir yılda bu miktar 505 trilyon tona ulaşır. Bu, aynı zamanda bir yılda Dünya’ya yağan yağmur miktarıdır. Yani su, sürekli bir denge içinde, “bir ölçüye göre” dönüp durmaktadır. Yeryüzündeki hayatın devamı da, bu su döngüsü sayesinde sağlanır. İnsan sahip olduğu tüm teknolojik imkânları kullansa dahi bu döngüyü asla yapay olarak gerçekleştiremez.

Eğer bu miktarda çok küçük bir değişiklik olsa bile, kısa bir zaman sonra büyük bir ekolojik dengesizlik ortaya çıkacak ve bu da hayatın sonunu getirecektir. Fakat hiçbir zaman böyle olmaz; yağmur, Kur’an’da bildirildiği gibi, yeryüzüne her sene aynı miktarda inmeye devam eder.

Yağmurdaki ölçü sadece miktarında değil, aynı zamanda yağmurun damlalarının düşüş hızında da söz konusudur. Yağmur damlası ne kadar büyük olursa olsun yeryüzüne düşme hızı belli bir limitin üzerine çıkamaz.

Nobel ödüllü Alman fizikçi Philipp Lenard, çalışmaları sonucunda yağmur damlarının çapları genişledikçe, düşme hızlarının arttığını tespit etmiştir. Ancak düşme hızındaki bu artış, yağmur damlasının çapı 4,5 mm olana kadar devam etmektedir. Daha büyük yağmur damlalarında ise, düşme hızları saniyede 8 m’yi geçmemektedir. Bunun sebebi damlaların düşerken aldıkları şekildir. Yağmur damlarının bu özel şekli, atmosferin sürtünme etkisini arttırır ve damlaların belli bir hız limitini aşmalarını önler.

Yağmur bulutlarının oluşabilmesi için üzerine su buharının yoğunlaşabileceği bir çekirdeğe ihtiyaç vardır. Bu çekirdek bazen kozmik ışınlar veya radyoaktif maddelerden oraya buraya saçılmış elektrik yükleridir.

Bunlardan daha sık olarak meteor tozlarıdır. Evet, uzaydan atmosfere girerken yanan meteorların toz haline gelmiş kalıntıları israf edilmez, yağmur çekirdeği olarak kullanılır.

Ya da volkanlardan göğe yükselen toz ve küller… Etraflarında yağmur damlaları oluşturularak tekrar Dünya’ya yollanır. Ama yağmur bulutlarının oluşumunda çekirdek olarak en yoğun kullanılan malzeme deniz tuzudur. Rüzgârlarla havaya kaldırılan tuz zerrecikleri rahmet olarak bir yağmur damlasını yüklenirler ve Dünya’ya geri dönerler.

Denizlerde Tuz Dengesi

Dünya’da yaşamın oluşabilmesinin bir nedeni de okyanusların Güneş’le aydınlanan, enerji zengini bir yüzeye sahip olmalarıdır. Bu yüzey besleyici minerallerle doludur. Dalgalar ve yağmurlar kıtalardan besinleri okyanuslara taşır. Bu besinler oradaki organizmaları besler. Su dünyasında, bu yaşam için büyük önem taşıyan minerallerin birçoğu dibe çökecektir. Bu temel bir sorundur. Ve bunun yanı sıra, bir su dünyasındaki tuz konsantrasyonu yaşamı imkânsız kılacak kadar yüksek olacaktır. Yasam ancak belli düzeylerde tuzluluğu tolere edebilir.

Tuzun Yapısı

Sodyumla klorun yaptığı ortaklık sonucunda günlük hayatta kullandığımız tuz ortaya çıkar. Bildiğiniz sofra tuzu, aslında bu iki atomun elektron alışverişinden başka bir şey değildir. Burada belirtilmesi gerekeni önemli bir nokta, tuzu oluşturan sodyumun aslında patlayıcı, klorun ise zehirli olmasıdır. Kusursuz, planlı ve bilinçli tasarımın sonucunda patlayıcı ve zehirli atomların karışımdan ihtiyacımızı karşılayan bir madde çıkmaktadır. (Allah’ın Varlık Delilleri-Uzay Ve Dünya-Said Alpsoy-Gelenek Yayınları)

Videolar:

*(Bizi Seven Var 81. Video “Deniz-Kara Oranı (Kuran’da Kelime Uyumlarındaki Matematiksel Mucizeler) 3 Dk” 7.Sınıf 16.Ders)

*(Bizi Seven Var 81. Video “Dünyanın Tüm Sularını Bir Miskete Sığdırmak-Barış Özcan 10 Dk” 7.Sınıf 16.Ders)

*(Bizi Seven Var 81. Video “Yağmur Damlalarındaki Mucize-Feyyaz Tv 2 Dk” 7.Sınıf 16.Ders)

*(Bizi Seven Var 81. Video “Yağmurun Sahibi Kimdir-Feyyaz tv 9 Dk” 7.Sınıf 16.Ders)

*(Bizi Seven Var 81. Video “Okyanuslar Tuzunu Yitirseydi Neler Olurdu-Olumlu Bak 9 Dk” 7.Sınıf 16.Ders)

*(Bizi Seven Var 81. Video “Kâinattaki Hayret Verici Bu Dengeyi Kim Kurdu Feyyaz Tv 5 Dk” 7.Sınıf 16.Ders)