Featured Video Play Icon

Bizi Seven Var 16. “Kim Nescediyor?” 8.Sınıf 3.Ders

KİM NESCEDİYOR?

Bir tezgâhta dokunan halıdan, tezgâhın da ipliklerin de haberdar olmaması gibi, ana rahmindeki bir çocuğun teşkilinden, oluşmasından da annesi ve diğer maddî vasıtalar bihaberdir, habersizdir.

Diğer taraftan, bir insan herhangi bir eseri yaparken, o eserini görmesi, onunla alâkadar olması ve üzerinde tasarrufatta bulunması icabetmektedir. Halbuki, ana rahmindeki bir çocuğu, annesi ne görmekte ve ne de onun üzerinde herhangi bir tasarrufatta bulunmaktadır.

Bu hâle göre, şu musannâ, sanatlı ve harika dokumanın Nessac’ını (dokuyucusunu) merak etmemek mümkün müdür? Bu merak ateşi ise, ancak marifetullah, Allah bilgisi ve Allah’ı tanımak ile söndürülebilir. (Mehmet Kırkıncı)

Mârifet, Allah’ı bilme, tanıma ve O’nu bütün sıfatlarıyla öğrenmedir. Zira kişi, Allah’ı ne kadar tanırsa, o nisbette O’nun emirlerini yerine getirir ve yasaklarından sakınır. Zaten insanın yaratılış gayesi de Allah’ı tanıyıp O’na iman ve ibadet etmesi ve mârifetle tekâmül etmesidir.

Bediüzzaman Hazretleri bu hakikatı şu veciz sözleriyle ifade eder:

Kat’iyyen bil ki: Hilkatin(yaratılışın) en yüksek gayesi ve fıtratın en yüce neticesi iman-ı billahtır. Ve insaniyetin en ulvi mertebesi ve beşeriyetin en büyük makamı, iman-ı billah içindeki marifetullahtır(Allah’ı tanımak ve bilmektir). Cin ve insin en parlak saadeti ve en tatlı nimeti, o marifetullah(Allah bilgisi) içindeki “muhabbetullah”dır(Allah sevgisidir, Allah’ı sevmektir). (Mektubat.)

Bütün meşguliyetler ve tesbihler içinde en mukaddes vazife marifetullah ile meşgul olup, onunla terakki etmektir. Zaten insanın yaratılışındaki esas maksat marifetullah ve muhabbetullahtır.

İnsanı manen terakki ettirip Allah’a dost ettiren marifettir. İnsan, ilâhî hakikatlere vukufiyetle ve kâinatta tecelli eden esmâ ve sıfat-ı ilahiyeyi daima tefekkür etmekle marifet sahasında terakki ve teali eder.

Marifetullah, ruhun gıdası, kalbin ziyası ve aklın nurudur. Marifetullahta(Allah’ı tanımaktaki) az bir inkişaf(gelişme), marifetsiz(Allah bilgisi olmadan), çok amelden daha hayırlıdır.

Kulun şeref ve izzeti, Allah indindeki kıymet ve değeri marifetullahtaki derecesi nispetindedir. Dünyanın lezzetleri helal dahi olsa fânidir. Marifet ve irfana dair olan lezzetler ruhun ve kalbin gıdası olduğu için ebedîdir.

İlimlerin en eşrefi ve en alâsı ve en kıymetlisi marifetullahtır. O halde, şeref ve izzet arayan bir insan, marifetullahtaki hissesinin ziyade olması için azami gayret etmelidir.

İnsanın bedeni gıdalarla beslendiği gibi, ruh ve vicdanı da iman, marifet ve muhabbet gibi manevî gıdalarla beslenir ve hayat bulur. Böylece sürur ve saadetlere gark olur.

Bir kişi, Allah’ı ne kadar tanırsa, o nispette O’na muhabbeti(sevgisi) artar. Zaten insanın yaratılış gayesi de Allah’ı tanıyıp O’na iman edip kurbiyet kesbederek, (yakınlık kazanarak) muhabbet(sevmek) ve ibadet etmektir.

Yukarıdaki ifadelerden de anlaşıldığı gibi, bir mümin için en yüksek mertebe, marifet ve muhabetullahdır. Marifet olmadan muhabbet olamaz. Kalbi marifet ve muhabbet ile dolan bir insanın derecesi pek yüksektir. (Mehmet Kırkıncı)

Videolar:

*(Bizi Seven Var 16. Video “İnsanın Büyük Vazifesi 3 Dk” 8.Sınıf 3.Ders)

*(Bizi Seven Var 16. Video “Yaratılış Gayemiz Nedir 1 Dk” 8.Sınıf 3.Ders)

*(Bizi Seven Var 16. Video “Allah İnsanı Niçin Yarattı-Tabduk Emre 5 Dk” 8.Sınıf 3.Ders)